GTI’ı 2006 yılında açtığımda açıkçası öyle binlerce yazı ve etkinlik planlamamıştım. Sizlerin düzenli şekilde okuyacağınızı da tahmin edemiyordum. Sadece 200 civarında sayfa gösterimi ile başlamıştık o gün ve çoğu da arkadaşımdı gelenlerin 🙂

Fotoğraf: striatic - Creative Commons lisansı ile kullanılmıştır. Tavsiye Etmelisin, Sevgili Okuyucum!

Fotoğraf: striatic – Creative Commons lisansı ile kullanılmıştır.

Lafı dolandırmayacağım. Uzun zamandır zaman ve enerji vererek, sizin için en iyisinden daha azını layık bulmayarak yazıyorum.  Sizlerin desteği sayesinde artık sitenin günlük 3000-5000 arası sayfa gösterimi var.

Bazı yazılar var 300 bin okunmuş, 100 bin ya da 50 bin okunmuş. Anasayfada çok okunan yazılar bölümünde görebilirsiniz. Fakat öyle yazılar var ki ben yanında 3bin – 5bin okunduğunu gördüğüm için üzülüyorum. Çünkü onları bulmak için aradığım kaynakların ve bazen Türkçede, bazen dünyada eşsiz olduklarının yazar olarak farkındayım. Okuyucuların yorumlarında da bu görünüyor. Yani eğer kişiler okursa beğeniyorlar. Ancak geleneksel medya gibi kendimizi duyurma şansımız olmadığı için bulunmamız tesadüf oluyor. Ve eğer SEO oyunları yapmıyorsanız, sizin Google’da kaçıncı sırada çıkacağınıza bağlı olarak okunur ya da okunmazsınız.

Gerçi sosyal imleme siteleri var. Bunlarda yazılarımız destekleniyor ama sitenize sürekli gelen okurlar bile diyelim 200. yazınızın aslında çok eğlenceli olabileceğini bilmez. Sadece bir iki sayfa geriye kadar bakmışlardır ve yeni yazılarınızı beklerler. Güneşin Tam İçinde yüzlerce konu barındırıyor. Eğer bir dergi olsaydı bu kadar içerikle yıllarca yeni yazı almadan basılabilirdi.

Öyleyse biz Internet yayıncıları insan tavsiyesine ihtiyaç duyuyoruz. Blog yazarı olarak klasik mecrayı tercih etmedim. Geleceğin Internette olduğunu en baştan biliyordum ve gün geçtikçe yaptığım bu sitenin bir köşe taşı haline geldiğini görüyorum. (Aslında birçok dergide makalelerim yayınlandı o ayrı konu)

Kısacası top sende okuyucum. Eğer bir yazıyı okuduğunda beğendiysen, lütfen beğendiğin yazıyı tavsiye et. Beğenmiyorsan da boşver gitsin 🙂

Çünkü ben kalkıp 5 milyon Türk e-mailine site reklamı gönderip spam yapamam, ya da şehir bilboardlarını kiralayacak kadar zengin de değilim 🙂 Sana güveniyorum sevgili okuyucum, beni yalnız bırakmayacağına eminim 😉

Süleyman Sönmez

TAKİP İÇİN : Yazdığım Kitaplar | Youtube | Twitter | Instagram



5 YORUMLAR

  1. Naçizane fikrim, blogların okunma oranını artırma yolunun RSS aracı kullanımını sağlamak olduğu yönünde.

    Bir RSS aracı edindikten sonra “Güneşin Tam İçinde” gibi bir sitenin bulunamaması / takip edilmemesi zaten zor. Özetle bence sorun tanınmamaktan, bilinmemekten çok okuyucunun düzenli şekilde blog takibi yapmaması.

    Bunu en çok kendimden biliyorum. Örneğin sizin sitenizi çok uzun zamandır biliyordum, hatırladıkça belki ayda bir defa uğruyordum ancak RSS aracımı kullanmaya başladıktan sonra düzenli takip ediyorum. Eklenen bir konu hiç ilgili çekmese bile yeni bir konu eklendiğini görüp en azından 2 dakikamı konuyu hızlıca tarayarak geçiriyorum.

    Benim bir blogum yok. Böyle bir hevesim de olmadı hic. Ama bir blogum olsaydı bu yönde bir stateji izlerdim.

  2. Genc, aslında şu an RSS abonelerimiz 530 civarında.

    Ama benim kastettiğim henüz siteyi duymamış olanlara ulaşmak hakkında. Eğer bu siteyi beğeniyorsanız sözlü ya da e-mail ile tavsiyede bulunmanız, sizlerden beklediğim bu.

  3. Bugüne kadar sözlü olarak Güneşin Tam İçinde’yi annem, ablam bir de kız arkadaşıma tavsiye etmiştim. Yazıyı görünce aklıma geldi…

YORUMUNUZ NEDİR?

Yorumunuzu yazınız
İsminizi Yazınız