Etiket: Bilim Kurgu
ARŞ’ın Kitabı
R157, asil çenesini ve gururlu gözlerini insanların üzerinde gezdirdi. Toplantıdakiler, onun yakışıklı yüzüyle, zeki gözleriyle karşılaştıklarında , generallerden birinin emir subayı olduğunu düşünüyorlardı. Robot olduğunu bilen birkaç kişi dışında hiç kimse özellikle onunla ilgilenmiyordu.
ಮರ | Ağaç
"Sadece 24 saat" dedi. Koluma dijital şırıngayı batırırken parmakları titriyordu. "Dünyanın tüm bilgisi.." diye ekledi yutkunarak. İğnenin yuvasında virus-WKH3O29 yazıyordu. Şu andan itibaren hem kutsanmış hem lanetlenmiş bir insandım. Ve soyum da, kıyamete kadar böyle anılacaktı.
Yarılanma Ömrü
Aslında Dinç çocukken de tuhaftı. MIT'yi kazanacağını söyler dururdu. Herkes haber alma teşkilatı, casusluk falan derken, "Hayır" derdi "Amerika'daki bir üniversite bu. En zekiler oraya gidiyor." Başımıza açtığı dertleri düşününce keşke o daha küçükken...
Son Bilgisayar
2054 baharının son günlerinde bir katırcı getirdi onu. Bir grup elektronik cihaz hurdasıyla birlikteydi. Sanki çalışacaklarmış gibi halen pırıl pırıldılar. Oysa elektromanyetik fırtına çoktan...
Alien Avlama Sanatı | Predator’a Öğütler
Alien derken alyan anahtarını değil, şu ağzından ağız çıkan yumurta kafalı, asit ağızlı, insanların karnına yavru bırakan, dehşetli bilim kurgu canavarından bahsediyorum. Günlerdir kafamı...
Sayha | Kentin Gizemi
Erzincan'da bulunan arkeolojik kazının sırrı neydi? Arkeolog Melek Hanım ve basın mensupları nelerle karşılaşacaktı? Tüyler ürperten bir öykü
Birleşik Karınca İşlemcisi
Doçent Dr. olduğundan beri ilk kez beni laboratuvarına çağırmıştı Alev. Çalışmasının karıncalar üzerine olduğunu biliyordum. Ancak bilişim dünyasında devrim yapacak bir buluş olduğu konusunda ısrar edince kalkıp kendi gözlerimle görmek için büyük bir istek duydum.
Sevgi Silahı
Necip El-farz ve Şalom Hakun'un 2009 yılı Aralık ayında "yüksek frekanslı dalgaların insan beyninin cerebellum bölgesi üzerindeki değiştirici etkisi" üzerine konferans verdikleri salonda sadece yeni teorileri ile değil...
Düşüncelerin İşitildiği Gün…
O günü hiçbirimiz unutmadık. Sabahın ilk ışıkları her günkü gibi İstanbul'un mesafeli sokaklarına ve insanlarının üstüne düşüyordu. Korna sesleri, trafik, milyonlarca insanın bir yerden bir yere gitme telaşı. Vapurdaydım, martıları izliyordum sonra ansızın vapur sola döndü ve Haydarpaşa tüm güzelliği ile belirdi.