Değerli okurlarım, son birkaç yıldır eşi görülmemiş bir uygulama ile Türkiye geri götürülüyor. Internet sitelerinin sansürlenmesinde günümüzün şartlarına uygun olmayan yol metot ve nedenler ileri sürülüyor. Blog siteleri olarak bugün 11 Mayıs 2009 tarihinde tüm okurlarımızın dikkatini bu konuya çekmek, düşündürmek istiyoruz.

gunesesansur
Güneş Gözlerinizi Yaktığı İçin, Gözleriniz Erişime Engellenmiştir.

Biliyorsunuz youtube kapatıldı. Geçen hafta da dailymotion video sitesi kapatıldı. Oysa farkında olmadığımız bir şey var. Türkiye’den erişilemeyen binlerce site var. Kimilerinin hangi mahkeme kararıyla kapalı olduğu bile yazmıyor.

Sansür nasıl çalışıyor?

  1. Bir sitede Internet kanununa aykırı bir içerik saptanıyor. Sonra hukuki başvurular ve ardından tüm site kapatılıyor.
  2. O sitedeki içerik yetişkinlere özgüyse kimse cesaret edip karşı dava açamıyor. Aslında Internette aile ve çocuklara yönelik ücretsiz yüzlerce koruyucu program var. Bir eğitici olarak bu programları kesinlikle öneriyorum. Ülkemizde ise tüm içerik sizin yerinize karar verilmesi ile engelleniyor.
  3. Atatürk’e hakaret eden içerik ve videolardan Atatürk gençliği olarak öfke duyuyoruz. Ama sitenin kapatılması bizi rahatlatmıyor. Çünkü kapatılan siteye Türkiye’den girilemezken tüm dünya izliyor. Biz bu şekilde kafamızı kuma gömmüş oluyoruz. Bizim istediğimiz ise kapatılma yerine o içeriğin aksini gösterecek on katı yüz katı bilgiyi yine o siteye yollamak. Örneğin youtube’da Atatürk diye aratınca karşısına 50 bin video çıksın istiyoruz. Atamızın ülkemize katkısını anlatan bu videolar karşısında bir tane kendini bilmezin veya art niyetlinin videosu boğulsun kalsın istiyoruz. Oysa şimdi biz siteye giremezken onlar yurtdışından giriyor.
  4. Dünya çapındaki sitelerde milyonlarca video, slayt, alt site barınıyor. Biz mutlaka sansür edeceksek ki – yukarıdaki açıklamamda netleştirdiğimi düşünüyorum aslında işe yaramıyor- “sitenin tümünü değil”, sadece o videoyu engelleyebiliriz. Halen çözüm olmasa da tüm youtube’un tüm dailymotion’un kapatılmasından bir ölçü daha iyi.
  5. Sapla samanı karıştırıyoruz. Örneğin blogger sitesi geçen yıl erişime kapatıldı. Sebep bir kanalın yayınlarını video ile gösteren bir iki web sitesi idi. Bu web siteleri blogger denen milyonlarca sitenin barındığı yerdeki bir iki siteydi. Tümü kapatılınca hiçbir suçu olmayan harika yazılar yazan ülkemizden onbinlerce blog yazarı utanç verici bir hale düştü. Sitelerine giren kapatıldığını gördü. Herkes arayıp ne suç işlediğini sordu ve siteler kişiler hatta buna bağlı şirketler prestij kaybına uğradı.
  6. Yasalara herkes uymalıdır. Ama yasakla birlikte insanlar youtube’a halen girebiliyor ve yandan dolaşabiliyorsa yasalar çiğneniyordur. İnsanları yasayı çiğnemeye ve bunu normal birşey olarak sunmaya kimsenin hakkı yoktur. Yasaların çiğnenebileceğine inanan bir gençlik trafik kanunlarını da çiğneyecektir. Diğerlerini de. Konulan yasaklar haklı ve uygulanabilir olmalıdır. Internet gibi özgürlük amacıyla oluşturulmuş bir medyada her zaman yasakları aşacak bir yöntem bulunuyor. Kanun koyucular mahkemeleri zor durumda bırakacak Internet yasalarını tekrar gözden geçirmelidir.
  7. Acilen youtube, dailymotion açılmalı ve Amerika Birleşik Devletleri veya dünyanın gelişmiş ülkelerinde bulunan demokrasi anlayışının nedeni ve getirileri bir kez daha gözden geçirilmeli toplumları bu şekilde sansürleyen sadece Kuzey Kore, İran ve bir iki ülke ile ismimizin anıldığını yutdışında bizimle alay edildiğini (Artık Türkiye ya da Turkey yerine “Noyoutubeland” diyorlar) anlamalıyız.

Aşağıda blog yazarları olarak sansürü düşünmemizi sağlayacak Sansüre Sansür organizasyonunun video çalışmaları bulunmaktadır. Evet artık açık kalan son video sitelerinden birinde. Onlarda kapatılırsa Türkiye matbaayı yasaklatan ve ülkeyi yüzlerce yıl geri bırakanların ayıbını tekrarlayacaktır. Ülkemize İbrahim Müteferrikalar lazımdır. Her şeyden daha fazla lazımdır.

 

TAKİP İÇİN : Yazdığım Kitaplar | Youtube | Twitter | Instagram



4 YORUMLAR

  1. Sansürle mücadelede hepimize önemli görevler düşüyor. Internetin bağımsız gücü bloglara da. Gösterdiğiniz hassasiyet için bir internet girişimcisi ve bir internet okur yazarı olarak teşekkkür ediyorum.

  2. matbaayı yasaklatan zihniyet değil azizim.
    bunun tam karşılığı “takrir-i sukun”dur.
    ve daha acımasız bir uygulamadır.

  3. Sadece internet’mi sansürleniyor hayır,mecliste siyasi partilerde sansür yokmu hangi millet vekili partisinin eylemlerine parti başkanının düşüncelerine karşı çıksa susturulup hemen akarte edilmiyormu bu bir sansür deyilmi.hayatımızın her yerinde sansür uyguluyoruz.Bu millet olarak her şeye maydanoz olmayı sevmemizden kaynaklanıyor.İçki içene,açık gezene,kapalı gezene,öpüşene,tv de reklam olur diye görüntüleri bulanıklaştırarak sansür uygulamıyormuyuz,saymakla bitmez.Birde gözetleme merakımız var komşular bir birini gözetler,bardakla kulağını duvara dayar dinler,devlet her yeri kamera donattı vatandaşı gözetler, mikrofonla dinler kısa keseyim hani muz cumhuriyeti lafı var ya bizde herşeye maydanoz cumhuriyetiyiz sansür burdan kaynaklanıyor genimizde SANSÜR var kanımız (rh sansür).

YORUMUNUZ NEDİR?

Yorumunuzu yazınız
İsminizi Yazınız